Hizmet akdinin unsurları ise; bağımlılık, iş, ücret ve süredir. Özel Hastanelerde çalışan hekimler için 5510 Sayılı Yasa’da 2015 yılında yapılan değişiklik ile Ek 10. Madde ile bu duruma bir istisna getirilmiştir. Öyle ki getirilen değişiklik sosyal güvenlik hukukunun genel ilkelerine aykırı olduğu gibi eşitliğe de aykırıdır. Yapılan değişiklik ile özel hastane çalışanı hekimlere şirket kurdurarak 4B’li olmaları (BAĞ-KUR) istisnası getirilmiştir. Oysaki özel hastanede çalışan hekimlerin bazı istisnaları dışındakileri haricinde tamamına yakını işverenin belirlediği saat ve mekânda, işverenin koyduğu kurallara bağlı ve anlaşmış oldukları ücret üzerinden çalışırlar.

Sosyal Güvenlik ilkelerine ve kanunun lafzına aykırı bu değişikliğin nasıl yapıldığını anlamak güçtür. Bu değişikliğe SGK’ nın ve Maliye Bakanlığı’ nın nasıl onay verdiğini anlamak ise daha da güçtür. Bu durumda özel hastane sahiplikleri; hekime verilmesi gereken izin, kadın hekimler için doğum izni, fazla çalışma için mesai ücreti, kıdem tazminatı ve tıbbi uygulama hatası gibi sorumluluklardan tamamen kurtulurken, düşük hakediş uygulaması ile Devletin prim ve gelir kaybına yol açılmaktadır. Ayrıca şirket ortağı olan hekimlerin özel harcamalarını şirket üzerinden gider göstermek suretiyle yine vergi kaybına yol açılmaktadır.Gelinen noktada özel muayenehaneciliği kaldıralım derken hekimleri özellikle büyük sermaye gruplarının elindeki özel işletmelerin kölesi, özel hastaneleri de devasa muayenehanelere dönüştürmüştür.

Ayrıca neden sadece özel hastane sektörüne böyle bir ayrıcalık sağlanmaktadır. Bu durum neden özel okullarda çalışan öğretmenler, şirketlerde ve başka avukat yanında çalışan avukatlar için uygulanmaz? Yasa gücüyle yapılan ayrıcalıkların, eşitsizliğe ve zamanla oluşacak olan kuralsızlığa meydan vereceği göz önünde bulundurulmalıdır.

Editör: Haber Merkezi