Ses Sendikası üyesi olan Onur Erden’in başvurusunu değerlendiren Anayasa Mahkemesi toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının ihlal edildiğine hükmetti. Mahkemenin verdiği karar 26 Mayıs tarihinde resmi gazetede yayınlandı.

Sendikası tarafından yapılan açıklamada;

“38. 2935 sayılı OHAL Kanunu ve burada öngörülen tedbirlerin yalnızca OHAL’in devam ettiği süre ve yerlerde uygulanabileceği açıktır (bkz. §§ 19, 20). Bu durumda Valiliğin 21/1/2018 tarihli yasaklama kararının verildiği tarihte ülke genelindeki OHAL devam ediyor ise de 19/7/2018 tarihinde sona ermiştir. Başvurucu hakkında; söz konusu yasaklama kararının OHAL’in sona erdiği 13/11/2018 tarihli eylem nedeniyle hükmedilen idari para cezasına kanunilik şartını karşılayan bir dayanak oluşturduğunu kabul etmeye imkân bulunmamaktadır. Nitekim Valiliğin 21/1/2018 tarihli kararı 2935 sayılı Kanun’a dayanarak alınmıştır ancak 13/11/2018 tarihli eylem esnasında OHAL mevcut değildir ve söz konusu etkinliğe yapılan müdahale bir OHAL tedbiri olarak değerlendirilemez.” Değerlendirmesine yer verilmiştir.

Kararda ayrıca:

Görüldüğü üzere kanun koyucu her iki Kanun yönünden de bir toplantı ve gösteri yürüyüşüne müdahale edilebilmesi için belirli şartların sağlanmasını ve belirli sürelerle müdahale edilebileceğini düzenlemektedir. Söz konusu düzenlemelerle bir toplantı ve gösteri yürüyüşü ancak belirli sürelerle ertelenebilir yahut yasaklanabilir. Bu kapsamda Valiliğin söz konusu izne bağlama kararının kısıtlama süresinin on beş günle sınırlandığı 5442 sayılı Kanun’un 11. maddesinin (C) bendi veya toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin ertelenebileceği sürenin bir ayla sınırlandırıldığı 2911 sayılı Kanun’un 17. maddesi uyarınca verildiğinin kabulü de mümkün görünmemektedir. Nitekim söz konusu iki Kanun hükmü uyarınca da “Zeytin Dalı operasyonu devam ettiği sürece” şeklinde ucu açık ve belirsiz bir süreyle yasak süresi belirlenemeyeceği açıktır. Öte yandan 2911 sayılı Kanun müdahalenin belirli bir toplantıya yönelik olarak yapılabileceği düzenlemesini içermesine karşın Valiliğin ilgili kararında her türlü toplantının yasaklandığı görülmektedir. Böyle bir düzenlemenin de ilgili Kanun gereğince yapılamayacağı açıktır.
Değerlendirmelerine yer verdi.