Ahmet Hakan yazısında;

- FAHRETTİN KOCA: Sağlık alanında ortaya çıkan her türlü spekülasyona anında cevap geliştirmesi, gece yarısı “pat” diye sağlık kuruluşlarına baskın düzenlemesi, şehir hastaneleri ile ilgili spekülasyonlarla bıkmadan usanmadan hesaplaşması... Onu galiba “kabinenin iletişimi en kuvvetli ismi” yapıyor dedi.

KABİNEDEN ÇİZGİLER

- SÜLEYMAN SOYLU: Kabinenin olay ismi... Tartışmaların odağında. Şöyle bir gözlemim var kendisine dair: Bütün tartışmaları sonuna kadar ve tadını çıkararak yürütüyor ama tartışmaların odağında yer almaktan keyif aldığına dair en küçük bir işaret bile vermiyor.

*

- ZİYA SELÇUK: Önyargım vardı kendisiyle ilgili... “Çözemeyecek bu eğitim işini” falan diyordum. Fakat en son PISA sonuçlarında ortaya çıkan yükselişi görünce bütün önyargım yıkıldı. Bir umut doğdu bende... Ve artık kendisini önyargısız bir şekilde izliyorum.

- MURAT KURUM: Kendisini tamamen işine vermiş bir hali var. İş odaklı... Ayrıca sonuç odaklı... Üzerine vazife olmayan hiçbir alanda yok... Kendi alanı içinde kalmaya özen gösteriyor. Sadece işini yapıyor ve gördüğüm, bildiğim kadarıyla da işini iyi yapıyor.

*

- MUSTAFA VARANK: Çok güçlü bir mizah duygusu olduğu kesin. Yoksa HDP’li Garo Paylan, “Çocukluğumda uzaya gitmek isterdim” dediğinde... “Biz sizi göndeririz” diye cevap veremezdi. Daha çok ironi, daha çok espri yapabilir ama sanırım kendini tutuyor biraz.

*

- HULUSİ AKAR: Gözlemleyebildiğim kadarıyla kendisine “Hulusi Paşa” dendiğinde nasıl bir tepki veriyorsa... “Hulusi Bey” dendiğinde de aynı tepkiyi veriyor. Bunu not edelim. Bir de her an ciddiyetini bozup da kahkahayı basacakmış gibi bir izlenim vermesi var. Bunu da not edelim.

Editör: Haber Merkezi