İSTANBUL (AA) - AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, "Bilgiler geldikçe, değerlendirmeler geldikçe her an değişiyor. Burada sadece bizim lehimize olanlar sayılmıyor. Rakibin hakkı olanlar da ortaya çıkıyor. Toplanıyor, çıkarılıyor kalan kimin hesabına yazılacaksa yazılıyor." dedi.

AK Parti İstanbul İl Başkanlığı önünde gazetecilere açıklama yapan Yıldırım, açıklama sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin "Ekrem İmamoğlu'nun 'İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı' sıfatıyla Anıtkabir'i ziyaret etmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklindeki sorusuna Yıldırım, "Bunlar fevkalade yanlış şeyler. Gidip Atatürk'ü tabii ki herkes ziyaret edebilir. Anıtkabir'deki deftere İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı diye yazmak, akla ziyan bir iştir. Sabret kardeşim, 3-5 gün sonra hakkınsa zaten bu unvanı alacaksın. İstediğin kadar, istediğin yere git. İstersen Sultanahmet Meydanı'na çık 'Ben belediye başkanı oldum' diye bağır. Kim ne diyecek? Tebrik ederiz, o kadar ama şu yapılan işler, talip olduğu görevin ciddiyetiyle, ağırlığıyla bağdaşmamaktadır. Bunu şunun için söylüyorum, bir kez daha tekrar ediyorum. Gören de zanneder ki iki kat oy almışın. Binde 2 oy farkından bahsediyoruz. 8,5 milyon oyda binde 2'den bahsediyoruz. Bunun ne anlama geldiğini İstanbulluların ferasetine bırakıyorum." cevabını verdi.

"İlçelerdeki oy sayım işlemlerinde gelinen durum nedir?" şeklindeki soru üzerine Yıldırım, "Bilgiler geldikçe, değerlendirmeler geldikçe her an değişiyor. Burada sadece bizim lehimize olanlar sayılmıyor. Rakibin hakkı olanlar da ortaya çıkıyor. Toplanıyor, çıkarılıyor kalan kimin hesabına yazılacaksa yazılıyor. Dolayısıyla tek taraflı bir süreç değil bu. Bizim üç beş oy eksiğimiz var diye yapılmış bir iş değil bu. Bilinmesinde fayda var." diye konuştu.

- "Teşekkür etmeyip 'üzgünüz' mü yazacağız"

Seçimden sonra asılan teşekkür afişleriyle ilgili soruya da Yıldırım, "Bugün de CHP'nin pankartlarını gördüm. Seçimden sonra İstanbullulara teşekkür etmenin anlaşılmayacak nesi var? 181 meclis üyesi ittifak olarak olarak kazanmışız, karşı taraf 130 tane kazanmış. Ezici çoğunlukla mecliste farkımız var. İlçelerin 25 tanesini kazanmışız. CHP ve ittifakı 14 ilçe kazanmış. Bunun için teşekkür etmeyeceğiz de 'üzgünüz mü' yazacağız?" yanıtını verdi.

Yıldırım, "Seçim sonrası bazı bakanlarla neden görüştüğü" şeklindeki soruyu, "Bakanlarla görüşmek yasak mı? Ben AK Parti'nin genel başkanlığını yapmış biriyim, Başbakanlığını yapmış biriyim. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmuşum. Gayet tabii ki seçimlerle ilgili süreci aramızda her an değerlendiririz. Bundan doğal bir şey var mı?" diye yanıtladı.

- "Sabret, yatacağız, kalkacağız her şey ortaya çıkacak"

Oyların yeniden sayılması ile sonuçların iki parti lehine de değişebileceğine vurgu yapan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Burada bazen bizim lehimize oluyor. Bazen de Sayın İmamoğlu'nun tarafına yazılıyor. Dolayısıyla bu hataları düzeltme. Usulsüzlük, yolsuzluk varsa, kasıtlı yapılan işler varsa bunlara da bakılıyor. Bütün bu sayım, döküm işinin özü budur. Gerçeği ortaya çıkarmak, İstanbullu tatil gününde evinden kalktı gitti, oy verdi. Şundan emin olması lazım 'Benim oyum yerini buldu.' Bunu sağlamak benim görevimdir hem de bütün adayların görevidir. Ekrem İmamoğlu başta olmak üzere. Olay böyleyken bunu yok sayıp, 'Aman verin, Mazbatam nerede? Ben başkan oldum, Ben başkan oldum.' Ya bırak kardeşim daha işin başındayız. Olursan, Allah selamet versin. Allah nasip ederse projelerini de yaparsın, biz de memnun oluruz, takip ederiz. Sabret, yatacağız, kalkacağız, yatacağız, kalkacağız, yatacağız, kalkacağız sonra her şey ortaya çıkacak. Ne bu telaş? Hakikaten hayretle izliyoruz."

- "Türkiye, dersi milletten alır"

Yıldırım, sayım işlemlerinin CHP'nin talebi üzerine durdurulmasına da değinerek, şunları söyledi:

"Bu hukuki bir süreç. Durdurulunca bir sonraki adım Yüksek Seçim Kurulu. YSK'ya partimiz müracaat etti. Bu işlemin doğru olmadığı yönünde karar verdi YSK ve bugün sayımlar kaldığı yerden devam etmeye başladı. Her yanlışın bir düzeltme şekli vardır. Bu seçimler sonrası yapılan işlemle normal hukuk davaları arasında bir fark yoktur. Bütün hukuki yollar, kademe kademe nasıl izleniyorsa bugün de yapılan odur. Biz, YSK'nın hem geçmiş dönemde hem de bu seçimde başarılı bir şekilde süreçleri yönettiğini ve tüm dünyada takdirle karşılandığını biliyoruz. Tecrübe ile sabittir. Seçim sürecini tenkit edenler şunu söyleyemiyor 'Türkiye'de, İstanbul'da seçimlerle ilgili şeffaflık yok, demokratik bir seçim olmadı.' kimse diyemiyor. Bu çok önemli. Sadece adaydan yana, bazı adaylardan yana taraf olunuyor. Bunu anlayabilirim. Bir şey demem ama kimse bizim işlerimize burnunu sokmasın, kendi işine baksın. ABD sözcüsü bize laf yetiştireceğine nasıl Sayın Trump'ın seçimi son 3 eyalette yeniden yapılan sayımla elde ettiğini unutmasın. Unutmuş gibi gözüküp bize ders vermeye kalkıyorlar. Türkiye'nin bu derslere ihtiyacı yok. Türkiye, dersi milletten alır. Millet de dersini verir. Dersine de çalışır."

"İBB'den dosya kaçırılıyor mu?" şeklinde soru üzerine Yıldırım, "İnternet, bilişim çağındayız. Kimsenin dosya kaçırdığı yok. Kaldı ki mevcut başkan yerindedir. Uysal bu konuyla ilgili gerekli cevabı vermiştir. Böyle bir şey yoktur. Bu da yine kafa karıştırmaya, halkı galeyana getirmeye ve gerginlik çıkarmaya yönelik bir söylemden ibarettir. Gaza gelmesin, aklı selimle hareket etmesini kendisine öneriyorum. Süreçte az bir zaman kalmıştır. Tamamlanacaktır. Bugün Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu da bir açıklama yaptı. 'Herkesin itiraz hakkı vardır.' dedi. Herkes hukuku işaret ediyor. Herkes hukukun verdiği kararlara saygı duymasını, riayet etmesini bekliyor." dedi.

Yıldırım, açıklamasını İstanbullulara kendisine verdiği destekten dolayı teşekkür ederek tamamladı.

Binali Yıldırım'ın basın açıklamasına, AK Parti genel başkan yardımcıları Mahir Ünal, Fatma Betül Sayan Kaya, Ali İhsan Yavuz ve Erkan Kandemir ile AK Parti İstanbul İl Başkanı Bayram Şenocak ve parti yetkilileri de eşlik etti.

(Bitti)