Kariyer planlaması zaman içerisinde değişen bir memurun örneğin öğretmenken müşavirlik görevine geçmesi gibi durumlarda eski ünvanının ek göstergesinden yararlanabileceğini dair mevzuatta hükümler yer almaktadır.

3600 ek gösterge düzenlemesinde sona gelindi

Milyonlarca memur ve yüz binlerce memur emeklisinin mali haklarını ilgilendiren 3600 ek gösterge düzenlemesinde süreç devam ediyor.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin'in başkanlığında hükümet temsilcileri ve Memur-Sen yetkililerinin katımıyla ilk toplantısını 16 Şubat'ta yapan 3600 Ek Gösterge Komisyonu, ikinci toplantısını 16 Mart'ta basına kapalı olarak gerçekleştirmişti.

İkinci toplantının ardından, tüm memurları kapsayan ek gösterge düzenlemesi isteyen Memur-Sen, 2200-3600 ve 3600-4800 ek göstergeler arasında yeni kademeler getirilmesini içeren talebini komisyona sunmuştu.

Ahmet Ünlü’nün 3600 ek gösterge düzenlemesi ile ilgili bugünkü köşe yazısı şu şekilde:

Öğretmen olarak görev yaparken başka bir kurumun müşavir kadrosuna atandım. 3000 ek gösterge üzerinden emekli maaşım bağlandı. Müşavir olarak çalışırken de 3000 ek gösterge üzerinden maaşımı aldım. Öğretmenler için 3600 ek gösterge çıkması halinde yararlanabilir miyim? Yeni Şafak'tan Ahmet Ünlü'nün yazısı..

Birçok okuyucunun benzer sorular sorduğu görülmektedir. Zira insanların kariyer planlaması zaman içerisinde değişebilmekte bir dönem öğretmen olarak görev yapanlar başka görevlere geçebilmekte ya da sınıf değiştirebilmektedirler. Müşavir görevinde bulunanların ek göstergesi 2200 olmasına rağmen kariyer mesleklerden bu görevlere atananların ek göstergeleri 657 sayılı Kanun'un 43/B maddesi gereğince kariyerlerinin ek göstergelerinden daha düşük olamamaktadır.

Bu konuyla ilgili olarak 657 sayılı Kanun’un 43/B bendinde; “Bu ek göstergeler, ilgililerin belirtilen sınıf ve görevlerde bulundukları sürece ödemelere esas alınıp, terfi bakımından kazanılmış hak sayılmaz. Kurumların 1, 2, 3 ve 4’üncü dereceli kadrolarına atananlara uygulanacak ek göstergeler, ilgililerin daha önce bulunmuş oldukları kariyerleri ile ilgili sınıf veya ekli (I) sayılı Cetvelin Genel İdare Hizmetleri Sınıfı (g) bölümünde belirtilen görevlerde kazanılmış hak aylık derecelerine göre alabilecekleri ek göstergelerden düşük olamaz” hükmü yer almaktadır.

Gerek Danıştay Onuncu Dairesi’nin 25.3.1990 tarihli ve 1989/845 Esas, 1990/750 sayılı kararı gerekse de Sayıştay Temyiz Kurulu’nun 22.6.1994 tarihli ve 7508 sayılı ilamında; atama yoluyla kariyer sınıfının dışında bir sınıfta çalışmak durumunda kalanların, kariyer sınıfta kazanılmış hak aylıklarına göre alacakları ek göstergeden düşük olmamak üzere ek göstergeden yararlandırılarak mağdur edilmelerinin önüne geçilmesinin amaçlandığı belirtilmiştir.

Bu karar çerçevesinde Maliye Bakanlığı’nca 148 seri No.'lu Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliği yayımlanmıştır. Bu tebliğ hükümlerine ve yukarıda belirtilen kararlara göre, Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı’ndan GİH’e geçen bir şube müdürünün ek göstergesi birinci dereceli öğretmene verilen 3000 ek göstergeden aşağı olamayacaktır.

Bu nedenle öğretmenlikten müdürlüğe atananların ek göstergeleri daha önceki kariyerlerinin ek göstergesinden aşağı olamayacağı için yapılacak düzenleme sonrasında öğretmenlikten şube müdürlüğüne atananların da ek göstergeleri 3600 olarak düzeltilecektir.

Nitekim tebliğdeki örneklerle de konu açıklanmıştır. Tebliğde yer alan 2 ve 3 No'lu örneklerde; Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı'nda kazanılmış hak aylığı 8'inci derecede bulunan yüksekokul mezunu bir öğretmen Genel İdare Hizmetleri Sınıfı'nda 8'inci dereceli bir memur kadrosuna atanıp yıllar sonra terfi etmek suretiyle 4'üncü dereceye ulaştığında, I sayılı Ek Gösterge Cetveli'nin Genel İdare Hizmetleri Sınıfı i/1 sırasında 4'üncü derece için öngörülen ek göstergeden yararlanacaktır. İlgilinin Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı'ndan Genel İdare Hizmetleri Sınıfı'na ilk atamasının 1-4 dereceli kadroya olmaması nedeniyle Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı'nda kazanılmış hak aylığı 4'üncü derecede bulunanlar için öngörülen ek göstergeden yararlanması mümkün olmayacaktır.

Yine Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı'ndaki bir öğretmenin Genel İdare Hizmetleri Sınıfı'ndaki “Şube Müdürü” kadrosuna atanması durumunda; ilgilinin yararlanacağı ek gösterge, kariyer hizmet sınıfı olan Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı'nda kazanılmış hak aylığı için öngörülen ek göstergeden daha düşük olmayacaktır.

Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı'ndaki bir öğretmenin Genel İdare Hizmetleri Sınıfı'ndaki “Şube Müdürü” kadrosuna atanması durumunda; ilgilinin yararlanacağı ek gösterge, kariyer hizmet sınıfı olan Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı'nda kazanılmış hak aylığı için öngörülen ek göstergeden daha düşük olmayacaktır. Buna göre; İlgilinin kazanılmış hak aylığının 4, atandığı kadronun 2'nci derecede olması halinde; I sayılı Ek Gösterge Cetvelinde Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı'nda 4'üncü derece için öngörülen ek gösterge 1997 yılı için 1100, Genel İdare Hizmetleri Sınıfı i/1 sırasında 2'nci derece için öngörülen ek gösterge ise 1997 yılı için 1600 olduğundan ilgilinin yararlanacağı ek gösterge 1600 olacaktır.

- İlgilinin kazanılmış hak aylığının 3, atandığı kadronun 2'nci derecede olması halinde; Kariyer hizmet sınıfı olan Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı'nda 3'üncü derece için 1997 yılında 1600, Genel İdare Hizmetleri Sınıfı'nda 2'nci dereceli Şube Müdürü için öngörülen ek gösterge de 1997 yılında 1600 olduğundan yararlanacağı ek gösterge 1600 olacaktır.

- İlgilinin kazanılmış hak aylığı ve atandığı kadronun 2'nci derecede olması halinde; Kariyer hizmet sınıfı olan Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı'nda 2'nci derece için 1997 yılında 2200, Genel İdare Hizmetleri Sınıfı'nda 2'nci dereceli Şube Müdürü için 1997 yılında 1600 ek gösterge belirlenmiştir. İlgilinin yararlanacağı ek gösterge kazanılmış hak aylığı için öngörülen ek göstergeden az olamayacağından kazanılmış hak aylığı için öngörülen ek gösterge görev aylığı için öngörülen ek göstergeden de fazla olduğundan kazanılmış hak aylığı için öngörülen 2200 ek göstergeden yararlandırılacaktır.

Örneklerde de görüleceği üzere, kanuni düzenleme sonrasında ek göstergeleri 3600’e yükseltilecek olan unvanlarda yer alanların daha önceki unvanlarının ek göstergelerinden yararlanabilmeleri için 1, 2, 3 ve 4’üncü dereceli kadrolarda iken hizmet sınıfı değiştirmeleri gerekmektedir.

İmamlar, hemşireler ve polisler de benzer durumdan yararlanabilir mi?

Yukarıda anlatılan hususlar bunlar için de geçerlidir. Hizmet sınıfı değişikliklerinde kariyerin ek göstergesinden yararlanılmaktadır. Buna göre polis olarak görev yapan bir kişide yukarıda yer verdiğimiz örnekteki gibi polislerin ek göstergenin 3600 olması halinde emekli de olsalar bu haklardan yararlanacaktır.

Bu çerçevede daha önce öğretmen, imam, hemşire veya polis olarak görev yaptıktan sonra başka hizmet sınıfına geçerek emekli olanların önceki hizmet sınıfları için ek göstergenin 3600 olması halinde bunlar için ek gösterge intibakı yapılarak 3600’e yükseltilmesi gerekmektedir. Bu durum halen çalışanlar için de geçerlidir. Öğretmen olarak görev yapan bir kişi memur olarak atanmışsa öğretmen ek göstergesinin 3600 olması halinde bu ek göstergeden yukarıdaki örnekte belirtilen şartları taşıyan memur olarak atanan öğretmen de yararlanacaktır.

Ek gösterge cetveli büyük bir değişikliğe uğrayabilir

3600 ek gösterge düzenlemesinin belirli hizmet sınıflarıyla sınırlı tutulması ilerleyen süreçte birçok değişikliği de beraberinde getirecektir. Ek göstergesi 3600 ek göstergenin altında kalan idarecilerin ek göstergesi 3600’e yükseltilince ek gösterge cetvelindeki denge ister istemez bozulacaktır. Yani 3600 ek göstergeli daire başkanları ile genel müdür yardımcılarının ek göstergelerinde değişiklik yapılması kaçınılmaz hale gelecektir. Daire başkanı, genel müdür yardımcısı ve bunlarla aynı grupta yer alan unvandaki personelin ek göstergesine getirilecek iyileştirmeler eşik değerin altında kaldığı sürece çok fazla bir anlam ifade etmeyecektir. Eşik değerin ne anlama geldiğini “On iki başlıkta 3600 ek gösterge düzenlemesi ve olağan sonuçları” başlıklı yazımızda açıklamıştık.

Son olarak, ek gösterge cetvelinde yapılacak her değişikliğin başka değişiklikleri tetikleyeceğini ve bu konuda her kesimi mutlu etmenin mümkün olmadığını ifade etmemiz gerekiyor. Nitekim ek göstergesi olmayanların şimdiden haklı olarak ek gösterge talebinde bulunmaları da oluşacak memnuniyetsizliği göstermektedir.

Daha önceki düzenleme her kesimi mutlu etmişti

5434 sayılı Kanun'un ek 70’inci maddesine göre; zam, tazminat ve ödenekler ile benzeri ödemeler toplamına karşılık gelmek üzere, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na tabi En Yüksek Devlet Memuru Aylığı (ek gösterge dâhil) brüt tutarlar % 15 oranında ek göstergesi olmayanlar dahil kapsamdaki her personel için arttırıldığı için ciddi bir sorun yaşanmamıştı. Henüz yeni düzenleme metnini göremedik ama basına yansıyan taslak düzenlemeler şimdiden rahatsızlık oluşturmaya başladı.

Sonuç olarak yapılan her düzenleme nihayetinde bütçe rakamlarını etkilediği için düzenlemeler öncesinde kırk defa düşünmek gerekmektedir. Ne diyelim yapılacak düzenleme her kesim için hayırlı olsun.